Kavramlar Ansiklopedisi | Kategoriler | Konular

b- Hz. Ömer'in Halife Seçilmesi

b


b- Hz. Ömer'in Halife Seçilmesi:



Hz. Ebu Bekir (r.a.)'ın vefatı ile
sonuçlanan hastalığı sırasında müslümanlar kendisinden sonraki halife adayını
belirlemek istemişlerdi. Hz. Ebu Bekir, işi Ensâr ve Muhâcirlerin ileri
gelenleri ile istişâre etmiş, onların, katılığından çekinmekle birlikte Hz. Ömer
(r.a)'den başkasını bu makama layık görmediklerini anlamıştı. Kendisi de aynı
görüşü paylaşıyordu. Hz. Osman (r.a)'ı çağırtıp bu konuyu yazı ile belgelemek
istedi. Bazı kaynaklarda hafife adayının adım yazdırmadan bayıldığı ve Hz.
Osman'ın müslümanların ihtilafını önlemek amacıyla Hz. Ömer'in adını yazdığı
bildirilmektedir. Baygınlığı geçtikten sonra yazdığını okumasını Hz. Osman'dan
isteyen Hz. Ebu Bekir, Hz. Ömer'in adının okunmasından memnun olmuş ve bu
davranışını övmüştür. Hz. Ebu Bekir, Hz. Ömer'i istihlaf etmeden önce de
müslümanlara, kendileri için bir halife adayı belirlemesini isteyip
istemediklerini sorunca, onlar bu konuda durumu en iyi kendisinin
değerlendireceğini belirterek ondan aday belirlemesini istemişlerdi. Hz. Ebu
Bekir de onlara Hz. Ömer'i tavsiye etmiş idi.

Hz. Ebu Bekir, bu tavsiyesini yan ile
de belgeledikten sonra, halkın toplanmasını emretti ve onlara şu sözleri
söyledi:

"Sizin başınıza geçecek, size namaz
kıldıracak, düşmanlarınızla savaşacak birisinin varlığı kaçınılmazdır. Arzu
ederseniz, toplanır, dilediğimizi seçer, başınıza getirirsiniz. Dilerseniz
görüşümü sizin için açıklarım. Allah'a and olsun ki sizin hakkınızda hayırdan
başka bir şey istemem."

Halk kendilerine bir aday
belirlemesini istedi.

Bundan sonra Hz. Ebû Bekir, yazdırmış
olduğu mektubu onlara gönderip, orada adı yazılı olan kişiye bey'at edip
etmeyeceklerini sordu. Onlar da mektupta adı yazılı olanın Ömer (r.a) olduğunu
bildirdiklerini açıklayarak bey'atte bulundular (İbn Sa'd a.g.e., III, 199 v.d.,
İbnü'l-Esîr, a.g.e., IV,128-131; Şiblî Bütün Yönleriyle Hz. Ömer, I,117-8).
Bundan sonra İslâm Devletinin diğer bölgeleri de vali veya temsilcileri
aracılığıyla bey'atte bulundular.

Devlet idaresindeki tecrübeleriyle Hz.
Ebu Bekir bu işi Hz. Ömer'den başkasının başan ile yürütemeyeceğini anlamıştı.
ileri gelen müslümanlar da aynı kanâati paylaşıyorlardı. Bununla birlikte onun
kanaatlerinden faydalanmayı da ihmal etmek istemediler. Fakat herşeye rağmen Hz.
Ebû Bekir'in aday göstermesi onlar için bağlayıcı değildi. Sahâbe bey'at edip
etmemekte serbest idiler.

İslâm hukukçuları bu olaydan, görevi
sona eren ya da vefat etmek üzere bulunan devlet başkanının, müslümanlara
kendisinden sonraki adayı gösterebileceği sonucunu çıkarmışlardır.