Kavramlar Ansiklopedisi | Kategoriler | Konular

Sığınan, Kendisine Sığınılan ve Kendisinden Sığınılan

Sığınan

Sığınan,
Kendisine Sığınılan ve Kendisinden Sığınılan:

İstiaze'de üç öge vardır: "Sığınan", "Kendisine
sığınılan" ve "Kendisinden sığınılan". Sığınan ve sığınmaya muhtaç olan sadece
bir şahıs değildir. Bütün yaratıklar O'na sığınmaya muhtaçtır. Rasulullah'ın da
sık sık Allah'a sığındıklarını, bu konuda da bize örnek olduklarını Kur'an'dan
öğrenmekteyiz. Sığınmaya ihtiyacımız olduğunu kabul etmek, âciz ve
zayıflığımızı, âciz olmayan birinin yardımına ihtiyacımız olduğunu kabullenip
itiraf etmek demektir. Bu anlayış da bizi, yaratılış amacımız olan kulluk ve
ibadet şuuruna ulaştırır.

Kendisine sığınılan ve sığınılması
gereken yüce varlığın, sadece Allah olduğunu biliyoruz. O'nun hak dini, O'nun
emir ve yasakları, insanlığı tüm kötülüklerden koruyan ilâhî bir sığınaktır.

Kendisinden kaçınılan, kötülüğünden sakınılması
gereken varlığın şeytan ve onun temsilcisi bulunduğu tüm şerler olduğu, şeytanın
cinlerden olduğu gibi, insan cinsinden de olabileceği Kur'an'dan
anlaşılmaktadır.

İnsanların, Allah'a sığınmaları, O'nun
emirlerine bağlı kalarak, yasaklarından kaçınarak, azgın ve kovulmuş şeytandan
ve her türlü kötülük ve günahlardan uzaklaşmalarıyla mümkündür. Allah'ın
istekleri doğrultusunda yaşayış ve kötülüklerden kaçış; Allah'a sığınıştır.
Bunun için insan, daima Kur'an'a yönelmeli, O'ndaki gerçekleri Allah'ın istediği
şekilde yerine getirmelidir.

Kur'an'ın bildirdiği ilâhî kuralları yerine
getirirken, onu Allah'ın dininden uzaklaştıran bir duygunun, düşüncenin,
varlığın, sistemin şeytan veya onun temsilcisi durumundaki şeytanî bir kötülüğün
olabileceği bilincinde bulunmalıdır.

Kur'an okurken, namaza başlarken
istiaze terkedilmez. Çünkü şeytan bu ibadetleri de hakkıyla yaptırmamak için
peşimizi namazda ve kıraatte bile bırakmaz.

[1]




[1]
Ahmet Kalkan, İslam Akaidi:
323-324. Ahmet Kalkan, Kur'an
Kavramları.