Kavramlar Ansiklopedisi | Kategoriler | Konular

Bu Kitap Neyi Anlatmaktadır?.

Bu Kitap Neyi Anlatmaktadır

Bu Kitap Neyi
Anlatmaktadır?

Tüm peygamberler ve Allah'tan
getirdikleri kitapların anafikri insanoğlunu uluhiyeyyet ve ubudiyyet
konusunda aydınlatmaktır. Hz. Adem ve Havva'nın yeryüzüne indirilişinden bu
yana binlerce sene geçmiş ve insan nüfusu altı milyara ulaşmıştır. Bu rakam şu
anda diri olanların sayısıdır. Geçmişte yaşayıp ölenler de eklenince milyarları
bulmaktadır. Allah, yeryüzünü hiçbir zaman rehbersiz ve kılavuzsuz bırakmamış,
daima elçilerle kitaplar göndererek insanlara yol göstermiştir. Kitaplar bu
rehberliğin yazılı metinleridir. Allah'ın insanlara çağrısı ve onlar için
gösterdiği hayât tarzı kitaplara kaydedilerek insanoğlunun elinde vesika olarak
bulunması sağlanmıştır. Ancak bu rehberlik en son "Bu Kitap" ile sona ermiştir.
Bir daha Nebî seçilmeyecek, yazılı metinlerden oluşan Kitap gönderilmeyecektir.
Artık insanlık son Rasûl (s.a.s.)ün getirdiği Kitapla yükümlü olacaklardır.
Kur'an, Hz. İsa'dan 610 yıl
sonra yeni ve son bir Rasûl (s.a.s.) ile başlayan zulumattan nura çıkış
hareketinin kılavuz kitabıdır. 23 yıl süren bir devrim hareketinin yol gösterici
metinlerinin (âyetlerinin) bir araya getirilmesiyle oluşmuştur. Bu açıdan Kur'an
23 yıllık bir toplumsal değişme mücâdelesi içinde anlaşılabilir.
Âyetlerin inmesiyle beraber Rasûlullah harekete geçmiş, içinde yaşadığı
toplumu bu âyetlerle değiştirmek için gece gündüz çalışmıştır. Nihâyet çağrısı
kendi doğup büyüdüğü Mekke'de değil; Medine'de yankı bulmuştur. Orada toplumun
lideri olarak Peygamberliğine devam etmiş, 10 yıl içinde insanlık için örnek bir
toplum modeli kurulmuştur. Bu esnada yüzlerce âyet nazil olmuş, ilk günden son
güne kadar harekete sürekli Kur'an rehberlik etmiş, Rasûlullah da uygulamış,
âyetlerin pratiğe geçirilmesinde Kur'an'ın mücessem bir ifâdesi olmuştur.
Kur'an, Peygamberimiz'in en
büyük mûcizesidir. Diğer mûcizeler, belirli bir zamanda ve belirli bir yerde
yaşayan sınırlı sayıdaki insanın şahid olduğu olağanüstülükler olduğu halde;
Kur'an, her coğrafyada, Peygamberden sonra her tarih diliminde yaşayanlar için
apaçık görülen bir mûcizedir. Edebiyat yönüyle mûcizedir, benzerinin
yazılamayacağı için mûcizedir, problemlere çözüm getirip ölümcül hastalıklara
şifa olduğu için mûcizedir, evrensel hakikatleri ihtiva etmesi yönüyle
mûcizedir. Değiştirilmesi gerekmeyen, eskimeyen ve en âdil kanunları içermesi
yönüyle mûcizedir.
Tarih, coğrafya, cinsiyet,
maddi farklılıklara rağmen tüm insanları her yönüyle kuşatması, her topluma ve
her bireye çıkış yolları göstermesi yönüyle mûcizedir. Okunmasıyla, kolay
öğrenilmesiyle, okunuşunda ruhları arındıran, dinlendiren âhengi, musikisi ile,
ruhları huzura kavuşturan, gönülleri titreten nağmeleriyle mûcizedir. En çok
okunan kitap olması, en çok ve en kolay ezberlenen kitap olması yönüyle
mûcizedir. Anlamlarının derinliğiyle mûcizedir. En doğru, en güzel kelam olması,
bıktırmaması, okundukça güzelliğinin artması yönüyle mûcizedir. Bitmeyen
hazineleriyle, gaybdan verdiği haberlerle mûcizedir...
Bütün mûcizelerinin yanında
Kur'an, tarihin akışını değiştirmiş, en köklü değişiklikleri gerçekleştirmiş, en
sağlam nizamı oluşturmuş, pratikte muhteşem meyvelerinin görüldüğü, her isteyene
nimetlerini sunan bir ağaçtır. Kendisine yönelenlere sırlarını açan,
hazinelerini saçan gökten inen muazzam bir sofradır. Göklere doğru tırmanmak,
yükselmek isteyenlere Allah'ın uzattığı kopmaz bir iptir. Tarihin şahid olduğu
en büyük devrim, Kur'an'ın gerçekleştirdiği inkılabdır. Kur'an, kişileri kısa
zamanda, tepeden tırnağa değiştirdiği gibi; toplumları da nuruyla ihya etmiş,
diriltmiş, değiştirmiş, dönüştürmüştür.
Fert planında sözgelimi, Ebu
Cehil'in samimi arkadaşı, eli silahlı katil adayı Ömer, Peygamber'i öldürmeye
giderken kendisi dirilmiş, dinlediği Kur'an onu bir anda değiştirivermiştir.
Kızını toprağa diri diri gömen Ömer, Kur'an sayesinde insanları ihya eden,
karıncayı ezmemek için yere dikkatli basan merhamet ve adalet timsali Hz. Ömer
oluvermiş. Fert planında tek tek yaşanan bunun gibi sayısız örnekler yanında,
Kur'an, toplumu da, düzeni de kökten değiştirmiştir. Kabile halinde yaşayıp, sık
sık birbirlerine saldıran, o güne kadar tarihte ciddi varlık gösteremeyen,
devlet ve medeniyet nedir bilmeyen baldırı çıplak insanlar, Kur'an'ın
gerçekleştirdiği inkılap sayesinde çok kısa bir zaman içinde üç kıtada at
koşturan, en büyük devlet ve medeniyet olmuşlar.

[1]



[1]
Ahmet Kalkan, İslam Akaidi: 250-251. Ahmet Kalkan, Kur'an Kavram Tefsiri.