Kavramlar Ansiklopedisi | Kategoriler | Konular

ÖLÜM MELEĞİ (AZRÂİL)

ÖLÜM MELEĞİ


ÖLÜM MELEĞİ (AZRÂİL)


Allah'ın kendisine verdiği emirle
canlıların ruhlarını almakla görevli olan ölüm meleğinin özel adıdır. Kur'an-ı
Kerîm ve hadis-i şeriflerde Azrail şekliyle değil, doğrudan anlamı olan
Melekü'l-Mevt (ölüm meleği) terimi kullanılmaktadır.

"De ki; üzerinize memur edilen ölüm
meleği, canınızı alır. Sonra Rabbinize döndürülürsünüz."
(es-Secde: 32/11)
Azrail (a.s.) Cenâb-ı Hakk'ın emrindeki öteki melekler
gibidir. Dört büyük melekten birisidir. O yalnızca kendisine verilen emri yerine
getirir ve eceli tamam olmuş kulların ruhlarını alıp bu ruhu isteyene götürür.
Onun emrinde de bazı melekler vardır. Bu melekler de kendilerine Allah'u Teâlâ
tarafından ulaştırılan emirleri yerine getirirler.

"... Nihayet birinize ölüm gelince elçilerimiz
onun canını alırlar, onlar hiç geri kalmazlar."
(el-En'âm: 6/61)

Kur'an-ı Kerîm'de, meleklerin kâfir olan bir kul
ile mümin olan bir kulun canlarını alışları tasvir edilmektedir. Kâfirlerin can
verişleri şöyle tarif edilmektedir:

"Melekler, kâfirlerin canlarını alırken onları
görseydin... Onların yüzlerine ve arkalarına vuruyorlar: Haydi, yangın
(Cehennem) azabını tadın diyorlardı."
(el-Enfal: 8/50)

Zalimlerin canlarını alışları da şöyle ifade
edilir:

?Melekler onları nefislerine zulmeder
oldukları halde alırken: ?Ne yapıyordunuz?? derler. ?Biz yeryüzünde mustazaf
olanlardık.? derler. Derler ki: ?Allah'ın arzı geniş değil miydi? Orada hicret
etseydiniz ya!? İşte onlar var ya; onların barınağı Cehennemdir, doğrusu ne kötü
dönüş yeridir.? (Nisa: 4/97)


?Allah'a yalan iftira edenden yahut kendisine
hiçbir şey vahyolunmamışken ?Bana da vahyolundu.? Diyenden, bir de: ?Allah'ın
indirdiğinin benzerini ben de indiririm.? diyenden daha zalim kim olabilir? Sen
zalimleri ölümün sıkıntıları içinde meleklerin de ellerini uzatarak:
?Canlarınızı çıkarın! Allah'a
karşı hak olmayanı söylediğiniz ve O'nun ayetlerine karşı kibirlendiğiniz için
bugün alçaltıcı bir azapla cezalandırılacaksınız.!? derlerken bir görsen!?
(En'am: 6/93)

?Öyleyse melekler, yüzlerine ve arkalarına vura
vura canlarını aldıkları zaman nasıl olacak??
(Muhammed: 47/27)


Nâşitat meleklerinin müminlerin canlarını da
tatlılıkla alışları şöyle ifade edilmektedir:
"Melekler iyi insanlar olarak canlarını aldıkları
kimselere de: Selâm size, yaptıklarınıza karşılık Cennet'e girin' derler."
(en-Nahl: 16/32)[1]

Tabiatıyla ölüm meleği olduğu için Azrâil'in adı
insanlar arasında âdetâ korku sembolü haline gelmiştir. Dolayısıyla bazı
kimselerin bu me­leğe karşı duyguları olumsuzdur. Ancak bu düşünce hem yersizdir
hem de iman ger­çeğiyle uyuşmaz. Çünkü iman, ayrıca sevgi, saygı, bağ­lılık ve
teslimiyet ister.

Aynı zamanda şunu da bilmek gerekir ki Azrâil,
Allah Teâlâ'nın, can almak için görevlendirdiği bir melektir. Dolayısıyla can
almak onun gö­re­vidir. Can ise Allah (cc)'ın, bir çeşit bize ödünç olarak
verdiği bir emane­tidir. Emanetin adı üstündedir; Bir gün gelir asıl sahibine
iade edilir. Hem sonra Allah (cc)'ın bu dünyamızda canlılar için koy­duğu
disiplin ve yasalara ba­kıldığında hiç kimsede bu emanetin son­suza dek
kalmayacağı açıkça anlaşılmaktadır.


[2]

Azrâil'in kimseye karşı özel bir düşmanlığı da
yoktur. Bu nedenle Allah'ın bütün elçileri gibi Azrâil (aleyhisselâm)'i
de saygı ile anmak ima­nımızın ge­re­ği­dir. Allah'ın selamı O'nun ve diğer
bütün Allah elçilerinin üzerine ol­sun.

Azrâl'in, bu kadar kalabalık bir
dünyada kıtalar ve ülkeler arasın­daki büyük mesafeleri nasıl kestiği ve aynı
anda birçok insanın, (daha doğrusu birçok canlının) rûhunu nasıl alabildiği bazı
kimseler tarafın­dan daima me­rak konusu olmuştur. Eski çağların basit düşünen
bazı insanları için bu me­rakın gerekçeleri vardı. Ama günümüzün başdön­dürücü
açılımları artık zihinlerdeki bu tür soru işaretlerine fazlasıyla cevap
vermektedir.[3]









[1] Şâmil
İslam Ansiklopedisi: 1/ ; Ahmed Kalkan, Kur'an Kavram Tefsiri.





[2] Sebe:
34/30, A'raf: 7/34, Yunus: 10/49, Nahl: 16/61





[3] Ferit
Aydın, İslam'da İnanç Sistemi, Kahraman Yayınları: 239-240.

MELEKLERE İMAN.. Melek İsmi Hakkında Bilgi
Melek; Tanımı ve Mâhiyeti
Gayba ve Meleklere İman.
Meleklerin Görülüp Görülmemesi
Kur'ân-ı Kerim Melekleri Nasıl Anlatıyor
Meleklere İman, Her Müslümana Farzdır
Meleklerin Mahiyeti, Hususiyeti, Yaratılışı ve Özellikleri
Meleklerin Mahiyetleriyle İlgili Kur'an'daki Tasvirler
Melek İnancının Etkileri
Melekler Hakkında Tashih Edilmesi Gereken Bazı Yaklaşım ve Bâtıl İnançlar
Melekler Neden Görünmezler?.
Meleklerin Kuvvet ve Süratleri
Meleklerin Kanatları
Melekler Hakkındaki Modern Görüşlerin Tenkidi
Melekler Gaybı Bilmezler
Meleklerin Sayısı ve Çeşitleri
Meleklerin Reisleri
Meleklerin Bulundukları Yerler
Meleklerin Görevleri
1) Vahyi İnzal Etmek
2) Peygamberleri Desteklemek
3) Mü'minleri Desteklemek
4) Hakkı Ve Hayrı İlham Etmek Suretiyle İnsanlarda Bulunan Ruhi Güçleri Gayrete Getirmek (Uyandırmak)
5) Mü'minlere Dua ve İstiğfarda Bulunmak, Onlara Şefaat Etmek
6) İlahi Cezaları İnfaz Etmek
7) Cehennem İşleri ve Ehliyle İlgilenmek
8) Cennet İşleri ve Ehliyle İlgilenmek
9) Arşı Taşımak
10) Mükelleflerin Söz ve Amellerini Gözetmek, Onları Saymak, Yazmak ve İnsanı Hayat Merhalelerinde Çeşitli İşlerinde Korumak
11) Kabirde Sorguya Çekmek
12) Eceli Gelenlerin Ruhlarını Kabzetmek
13) Tabiat Olaylarını Allah'ın İradesine Uygun Olarak İdare Etmek
14) Sur'a Üfürümek
15) İbadet ve Tesbih Etmek
16) Sabah ve İkindi Namazlarında Bulunmak
17) Zikir Meclislerinde Bulunmak
18) İlim Ehlini Tebrik Edip Onlara Karşı Tevazu Göstermek
19) Kur'an Okunurken İnerek Dinlemek
20) Namaz Kılanlarla Beraber Amin Demek
21) Allah'ın Sevdiğini ve Sevmediğini İlan Etmek
22) Temiz Kimseler Ölürken Onları Selamlamak ve Müjdelemek, Kâfir ve Fasıkların İse Yüzlerine ve Arkalarına Vurmak
Meleklerin Görevlendirilmesinin Hikmeti
Meleklerle İnsanlar Arasındaki Efdaliyet
MUKARRABÛN MELEKLERİ
BÜYÜK MELEKLER..
1) Cebrâil
2) Azrâil
3) İsrafil
4) Mikâil
CEBRÂİL (a.s.)
RUHU'L-KUDÜS.
ÖLÜM MELEĞİ (AZRÂİL)
İSRÂFİL (a.s)
MİKÂİL.
ZEBÂNÎ
HAMELE-İ ARŞ.
KİRÂMEN KÂTİBİN..
HAFAZA MELEKLERİ
MÜNKER-NEKİR..
HAZENE-İ CEHENNEM...
HAZENE-İ CENNET..
HÂRÛT-MÂRÛT