Kavramlar Ansiklopedisi | Kategoriler | Konular

Hayat

Hayat

Hayat:

Yer ve gökteki yaratıklar, direkt veya
dolaylı olarak insana hizmet etmekte. Ama insanın fâni maddesine değildir bu
hizmet. Madde, asıl amaç değildir ki, varlık ona hizmet etsin ve ona tâbi olsun.
Eğer öyle olsaydı, ölü ve meselâ 80 kg. olan insanın cesedi, 3 kg. olan bebekten
daha önemli olurdu. Ama gerçek böyle değildir. Biz o cesedin önemli olmadığını,
onu bir an önce toprağa vererek insanlık tarihi boyunca fiilen göstermekteyiz.
Bu örnek, bize maddenin mânâya hizmet ettiğini, o mânânın da ruh ve ruhun ışığı
olan hayat ve hayatın nuru olan şuur olduğunu; hayatı, ruhu, şuuru ve aklı
olanlara açıkça gösteriyor. Madde, hayat ve ruhun gösterdiği yönde hareket eder.

Evrenin en önemli neticesi ve
yaratılış hikmeti hayattır. Elbette bu hakikat, geçici, kısa, noksan, elemli
dünya hayatına münhasır değildir. Olsa olsa, bu hayat ağacının gâyesi, neticesi
ve o ağacın büyüklüğüne lâyık meyvesi, ebedî hayattır. Yoksa, bu önemli
cihazlarla techiz edilen hayat ağacı ve şuur sahibi insan; meyvesiz ve faydasız
bir şekilde yokluğa karışacak ve belki mutluluk yönüyle bir serçeden daha aşağı
olacak, zelîl ve bîçare yaşayıp yok olup gidecek. Halbuki insan, cihaz ve
sermaye yönünden yeryüzünün halifesi/efendisi makamındadır. İşte bu dünyada
başlayıp esas şekliyle âhirette yaşanacak hayat, ruhun bir çeşit görünümüdür.

Varlığın mükemmelliği hayat iledir.
Esasen varlığın hakiki varlığı hayat iledir. Hayat, varlığın nurudur. Şuur,
hayatın ışığıdır. Hayat, her şeyin başıdır ve esasıdır. Hayat, her şeyi bir
hayat sahibi olan şeye mal eder. Bir şeyi bütün eşyaya mülk ve sahip hükmüne
geçirir. ?Ey iman edenler! Sizi kendinize hayat verecek şeylere dâvet ettiği
zaman Allah'a ve Rasûlü'ne icâbet edin ve bilin ki Allah, gerçekten kişi ile
kalbinin arasını açar ve siz O'na haşrolunacaksınız.? (8/Enfâl, 24)

Ruh, hayat kaynağı olduğu gibi,
vahy/Kur'an da insanı ihyâ eden, mânen ölü durumundaki canlı cesetleri dirilten
hayat menbaıdır.