Kavramlar Ansiklopedisi | Kategoriler | Konular
İmam Tayini Farz-ı Kifâyedir
İmam Tayini Farz 
 
İmam Tayini Farz-ı Kifâyedir: 
 
İmamın varlığı gerek nass 
açısından ve gerekse akıl ve hikmet açısından zarurî olunca, ümmetin başına bir 
imam seçilmesi farz olmuştur. Ancak bu, bir farz-ı kifâyedir. Bazıları biat 
akdini yaparak birisini seçtiler mi diğerlerinden bu farz sâkıt olur. 
Hz. Peygamber (aleyhissalâtu 
vesselâm)'in vefatı sırasında Ashâb bu farzı, diğer farzlara takdim ettiler. 
"Zira, âlemin bekâsı ancak ve ancak nizânın kaldırılması, mazlumun hakkının 
zâlimden alınması, yeryüzünde fesad peşinde koşanların katli ile mümkündür... 
bütün bunlar da başta bulunacak bir imamla gerçekleşir..." 
İmam seçmenin gerekliliği 
hususunda Ehl-i Sünnet, Mu'tezile, Zeydiyye fırkaları müttefiktirler. Ancak Ehl-i 
Sünnet bunun rivayetle vâcib olduğunu söylerken Mu'tezile ve Zeydiyye aklen 
vâcib olduğunu ileri sürmüştür. İmâmiye ve İsmâiliyye ise: "İmam seçimi bize 
değil, Allah'a terettüp eden bir vecibedir" der. Hâricîlere göre, bu, bir vecibe 
olmayıp câiz şeylerden biridir. Bazı Hâricîler sulh zamanında gerekli olduğunu 
söylerken diğer bazıları ise fitne zamanında gerekli olduğunu söylemiştir. 
İmamın lüzumuna inanmayan bir 
kısım Mu'tezile ve bâzı Hâricîlerin mülâhazası şudur: "Bu bir vecîbe değildir. 
Bilakis, insanlara vecîbe olan şey, Allah'ın Kitabıyla amel etmeleridir. 
Kitâbullah kâfidir ve imama hacet bırakmaz. Öyle ise insanlara aralarından 
birini imam seçmeleri terettüp etmez." 
Hâricîler bu mevzuda şöyle de 
mülâhaza yürütmüşlerdir: "İmam nasbında fitnenin tahrik edilmesi mevzubahistir. 
Zira arzular muhtelif, fikirler zıddır. Her grup bir başka şahsa meyleder ve 
böylece fitneler uyanır, harpler çıkar. Şe'ni bu olan bir şey vâcib olamaz. 
Bilakis câiz olmaması gerekir..." 
Ehl-i Sünnet "İmam olmayınca 
insanlar muhtelif gruplara ayrılarak, kimse kimseye tâbi olmaz böylece fitne, 
fesad ve kıtaller ortalığı sarar" şeklinde düşünmekle daha realist 
değerlendirmede bulunmuş oluyor. İmam Mâlik, "İyi veya fâcir mutlaka bir imam 
olmalıdır" derken Ehl-i Sünnet realizmini ifade etmiş olmalıdır.[1] 
 
 
 
 
 
 
 
 
 [1] 
 İbrahim Canan, Kutub-i Sitte Tercüme ve Şerhi, Akçağ Yayınları: 2/283-284.




 e-posta adresimize mail atabilirsiniz.
 e-posta adresimize mail atabilirsiniz.