Kavramlar Ansiklopedisi | Kategoriler | Konular

d- Gönül Genişliği

d

d- Gönül
Genişliği:

Müslümanın, öteki müslümanlara
karşı duyarlı davranması ve onları kendi haklarına sahip bilmesi, sevgiye
saygıya, yardıma layık görmesi, onlardan kopmayı düşünmemesi, sun'i bir takım
ayrılık sebepleri ihdas etmemesi sırat-ı müstakim'in en geniş kapsamlı gereği
olmaktadır.
"Onlardan sonra gelenler
derler ki; 'Rabbımız, bizi ve bizden önce iman etmiş kardeşlerimizi bağışla,
kalplerimizde mü'minlere karşı bir kin bırakma! Rabbimiz, sen çok şefkatli, çok
merhametlisin!" (59/Haşr, 10).
Kendi imanına göstereceği
dikkati, öteki müslümanların imanı konusunda da göstermek, müslümanı olur-olmaz
sebeplerle küfre nisbet etmemek her müslümanın görevidir. Çünkü Rasülüllah
(s.a.s.) bir hadis-i şerifinde "Kardeşine kâfir diyenin bu sözü, ikisinden
biri hakkında tahakkuk eder. Söylenen öyle değilse, söyleyene döner." (Buhâri,
Edeb 73; Müslim, İman 111) buyurmaktadır.
"Doğrusu Rabbın, kendi
yolundan sapanları daha iyi bilir. O, doğru yolda olanları da en iyi bilir."
(16/Nahl, 125).
Yolda doğru yürümemek, bir
takım istenmeyen olaylara sebep olabilir (bkz. 72/Cinn, 15-16). Bunun için, önce
yolun kıymeti bilinmeli, sonra o yolun yolcusu olmanın, daha sonra da o yoldaki
öteki yolcuların. Çünkü Allah, müslümanlar hakkında şöyle buyurmuştur: "İşte
onlar, Rablerinden bir hidâyet üzere olanlar, işte onlardır kurtulanlar."
(2/Bakara, 5). Âyette geçen müflihin'den olmaktan daha büyük nimet olmadığına
göre; Allah'tan bir hidayet üzere olmak da felâh/kurtuluşun ön şartı bulunduğuna
göre, sırat-ı müstakimde olmak en büyük nimettir: Bunun böyle bilinmesi de,
nimetin devamı için şarttır.[1]



[1]
Sırat-ı Müstakim ve Yolcuları, İ. L. Çakan, 153-172.