Kavramlar Ansiklopedisi | Kategoriler | Konular

Altın, Gümüş ve Nakit Paranın Zekâtı

Altın



Altın, Gümüş ve
Nakit Paranın Zekâtı



Altın ve gümüş, ister külçe ister mamul olsun,
nisâb miktarında olup da üzerinden bir sene geçince %2.5 oranında zekâtlarının
verilmesi gerekir.

Hanefîlere göre; ister zinet olarak, ister bir
ihtiyaca sarfedilmek üzere bulundurulsun, elde bulunan bütün altın ve gümüşlere
zekât gerekir. Şafiîlere göre ise; kadınların ziynetlerine ve erkeklerin gümüş
yüzüklerine zekât icabetmez.

Altının nisabı, 20 miskal, gümüşün nisabı da,
200 dirhemdir. Dirhemin, örfî ve şer'î olmak üzere iki ayrı ölçüsü vardır.
Ancak, memleketimizde bu gün için bu ölçüler kullanılmadığına göre, nisâbda
şer'î dirheme itibar edilmelidir. Buna göre, 20 miskal altının karşılığı; 80.18
gr., 200 dirhem gümüşün karşılığı da; 561.2 gr.dır.

Altın ve gümüşün zekâtlarında kıymetlerine
değil, ağırlıklarına itibar edilir.

20 miskal (80.18 gr)'dan fazla olan altın 4
miskal (16.03) gr.'a, 200 dirhem (561, 2 gr)'den fazla olan gümüş de; 40 dirhem
(112.22 gr'a) varmadıkça bu fazlalıktan dolayı zekât gerekmez. Ancak bu
fazlalık, varsa paraya veya ticaret malına eklenir.

Her birisi nisâba ulaşmayan altın ve gümüş, İmam
Azam'a göre kıymetleri, İmameyn'e göre ise miktarları itibariyle biribirlerine
eklenirler. Bunlar, paralara veya ticaret mallarının kıymetlerine de eklenirler.
Çünkü ticaret malları ve paraların nisâbının aynı cinsten olması şart değildir.
Dolayısıyla, bir kimsenin her biri nisâba ulaşmayan altın, gümüş, para ve
ticaret malı olsa bunların toplam kıymetleri nisâba ulaşırsa hepsi birden zekâta
tabi olurlar.

Elde bulunan nakit paralar veya her an paraya
çevrilebilen tahviller, aynen altın ve gümüş gibi zekâta tabidir. Bunların ve
ticaret mallarının nisâbı, hem altına hem de gümüşe göre değerlendirilebilir. Bu
konuda fakir için daha faydalı olanı esas alınmalıdır. Ancak, günümüzün ekonomik
şartları gözönüne alındığında, bu malların nisâbının tayininde altının esas
alınmasının daha uygun olduğunu görürüz (Yusuf el-Kardavî, Fıkhu'z-Zekât, Beyrut
1981, I, 265).

Para elde değil de, başkasının zimmetinde alacak
olarak bulunursa alacağın çeşidine göre zekât durumlarında farklılıklar olur.

a- Kuvvetli alacakla: Satılan ticaret malının
bedeli ve borç olarak verilen paranın karşılığı olan alacaklardır. Bu alacaklar,
borçlular tarafından inkâr edilmedikçe, borçlunun zimmetinde kaldıkları sürenin
zekâtı alacaklar tahsil edilince ödenir.

b- Orta alacaklar: Ticaret için olmayan bir
malın satılması karşılığında olan alacak ve kira bedelleridir. Bu tür alacaklar
da zekâta tabi olma yönünden birinci maddedekiler gibidir. Fakat tam nisâb
miktarı kadarı tahsil edilmedikçe zekâtlarının hemen verilmesi gerekmez.

c- Zayıf alacaklar: Kadının kocasından alacağı,
mehir *, vârisin * elinde kalan vasiyet * bedeli gibi, bir mal karşılığı olmayan
alacaklardır. Bu türden olan alacaklarda geçmiş seneler için zekât gerekmez.
Tahsil edilip, üzerlerinden bir sene geçtikten sonra zekâtlarının verilmesi
gerekir.

Borçlu olan kişi önce borcunu inkâr eder, bir
kaç sene sonraki borcunu kabul edip alacaklıya öderse geçmiş senelere ait olan
zekâtın ödenmesi gerekmez.

Ticaret Mallarının Zekatı

Cinsi ne olursa olsun, ticaret maksadı ile
alınıp satılan tüm mallar nisâba ulaştıkları takdirde % 2.5 oranında zekâta
tabidirler. Bu malların nisâbı, kıymetlerinin altın ve gümüş nisâbına ulaşması
ile sabit olur.

Ticaret mallarında zekât, elde edilen kâra göre
değil, sermaye ve kârın toplamına göredir. Bu durumda, sene başında nisâb
miktarına ulaşmış olan ticaret mallarının sene sonundaki kıymetleri esas
alınarak zekâtları verilir.

Ticaret malları kendi aralarında birbirlerine
eklendikleri gibi, ticaret için olmayan altın, gümüş ve paraya da ilave
edilirler. Sene içerisinde bir başka mal ile değiştirilmeleri, malın üzerinden
bir sene geçmesi şartını engellemez.

Bir malın, ticaret malı sayılması satın
alınırken veya satması için bir kimseye verilirken ticaret maksadıyla olduğuna
niyet edilmesine bağlıdır.

Ticaret maksadıyla kırlarda veya ahırlarda
beslenen hayvanların zekâtı, kıymetlerine göre % 2.5 nisbetinde verilir.

ZEKÂT..
Zekât'ın Hükmü.
Zekâtın Önemi ve Hikmeti
Zekâtın Rüknü ve Sebebi
Zekâtın Farz Olmasının Şartları
Zekât Verilirken Bulunması Gereken Şart
Zekâta Konu Olan Mallar ve Bunların Nisapları
Hayvanların Zekatı
Altın, Gümüş ve Nakit Paranın Zekâtı
Toprak Mahsullerinin Zekâtı
Maden ve Definelerin Zekatı
Fabrika, Kiralık Bina ve Ticarî Maksatla Kullanılan Taşıt Araçlarının Zekâtı
Zekâtın Ödenmesi
Zekatla İlgili Meseleler
Zekat Malları Üzerinden Sene Geçmesi (Havelan'ül-Havl)
Zekât Nedir?.
Zekâtın Önemi
Zekâtın Farz Oluşu.
Zekâta Teşvik
Zekât Vergi Midir?.
Zekâta Tâbi Mallar
ZEKÂT..
Zekât
Zekâtın Farziyeti
Zekât, Bütün Peygamberlerin Ümmetlerine Farz Kılınmış Bir İbadettir
İsrâiloğullarına da Zekât Farzdı
Zekât Vermemenin Cezası
Zekâtı Tehir Etmenin Cezası
Zekâtı geciktirmenin dinî cezası
Zekâtı tehir etmenin dünyevî cezası
Zekât Hakkında Özet Fıkhî Bilgi
Zekâtın farz olmasının şartları a- Mükellef açısından
b- Mal açısından gerekli olan şartlar
Altın, gümüş ve nakit paranın zekâtı
Zekâtın verileceği yerler
Cimriliğin Kötülüğü; Cömertlik, Zekât ve İnfakın Önemiyle İlgili Bazı Âyetler
Zekât ve İnfakın Önemini Anlatan Bazı Hadis-i Şerifler
Zekâtın Önemi ve Hikmetleri
a- Zekât Malı Islah Eder
b- Zekât, İmanın Göstergesidir. Zekât, İbâdet ve Cihad Coşkusu Verir
c- Zekât, Nimetin Gerçek Sahibi Allah'a Bir Şükürdür
d- Zekât Malı Temizler
e- Malın Mülkün Gerçek Sahibini Hatırlatır ve Kişinin Emanet Bilincini Güçlendirir
f- Ferdi/Kişiyi Maddeperestlikten Korur; Kalpteki Dünya Sevgisine Karşı Bir İlâç Olur
g- İhtiras Zincirini Kırar, Hırsdan Korur, Nefsin Maraz ve İletini Tedavi Eder
h- Zekât, Kişiyi Cimrilikten Korur, Cömertleştirir
i- İsraf ve Lüx Gibi Şeytanî Eğilimleri Azaltır
j- Kalbin Katılaşmasını Önler; Kalbe Sevinç, Mutluluk ve Huzur Verir
k- Halka Şefkat ve Merhameti Arttırır, Dost Kazanmaya Sebep Olur
l- Zekât, İnsanı Bir Şeye Muhtaç Olup Onsuz Olamama Tiryakiliğinden Kurtarır; Allah'tan başkasına İhtiyaç Duymama Faziletine Yükseltir
m- Sıla-i Rahme Teşvik Eder; Akrabaya Vermeyi, Onları Gözetmeyi Hatırlatır
n- Zekât, Malı Ebedîleştirir
o- Zekât, Malı Çoğaltır, Bereketini Arttırır
p- Kişiyi Yatırıma Teşvik Eder
r- Zekât, Dünya ve Âhiret Uçurumları Üzerindeki Bir Köprüdür
s- Zekât, Alan Fakiri Çalışmaya Teşvik Eder
Zekâtın Sosyal Hayattaki Yeri ve Hikmetleri a- Fakir-Zengin Uçurumunu Önler, Orta Sınıf Oluşturur. Dilencilik ve Başa Kakma Gibi Onur Kırıcı Davranışlardan Halkı Korur.
b- Hırsızlık, Soygun, Terör Gibi  Olaylara Giden Yolu Tıkar
c- Zekât, Kapitalizmin Bencilliğinden, Komünizmin Zulmünden Sakındırır
d- Zekâtta İslâm'ı Yaymak ve Kelimetullah'ı Yüceltmek Vardır
e- Zekât, Sosyal Dayanışma ve Sosyal Güvenlik Sigortasıdır
Zekâtını Her Müslüman Kendisi Dağıtabilir mi?.
Zekâtla İlgili Âyet-i Kerimeler
Zekât, Sadaka ve İnfakla İlgili Hadis-i Şerif Kaynakları
Konuyla İlgili Geniş Bilgi Alınabilecek Kaynaklar