Kavramlar Ansiklopedisi | Kategoriler | Konular

Rasûlullah, Lânet Edici Değil; Rahmet Peygamberiydi

Rasûlullah

Rasûlullah, Lânet Edici Değil; Rahmet Peygamberiydi

Beşeriyet küfür, dalâlet ve
cehâhet içinde bocalayıp putlara tapmakta iken âlemlere rahmet olarak gönderilen
Peygamberimiz, kendisinin lânet edici olarak gönderilmediğini ifade etmiş,
yoldan çıkmış insanları gece gündüz, gizli açık İslâm'a dâvet etmiş, sırât-ı
müstakîmi göstermiştir. Sahâbelerden bazıları, müşriklerin toptan helâk edilmesi
için rahmet peygamberinden bedduâ etmesini ısrarla istemişlerdi. Güzel ahlâkın
ve merhametin en asil örneği olan o yüce rasûl, bu isteği kesin bir dille
reddediyor ve kâfirlerin cezalandırılmasını değil; hidâyetini
istiyordu.
Bu konudaki hadis-i şerif
şöyledir: Peygamber Efendimiz'e ?ey Allah'ın rasûlü! Müşriklerin (helâk olması
için) aleyhlerine duâ (bedduâ) et, onları lânetle!? diye rica edilmişti. Bunun
üzerine Rasûlullah (s.a.s.) şöyle buyurdu: ?Hiç şüphe yok ki ben, lânet edici
bir peygamber olarak gönderilmedim; ancak rahmet (ve hidâyet vesilesi) olarak
gönderildim.? (Müslim, Birr 87; Kütüb-i Sitte, 15/145)
Enes bin Mâlik (r.a.)'in
rivâyeti, rahmet peygamberinin özelliğini açıklar: ?Rasûlullah (s.a.s.), hiçbir
kimseye kötü söz söyleyen, lânet eden ve söven bir kişi olmadı. (Bir kimseye)
öfkelenip darıldığında ?alnı topraklanası o kimseye ne oluyor?? derdi.? (Buhârî,
c. 7, s. 84)
Rasûlullah (s.a.s.), öfkeli
haldeyken de ancak hakkı söyler, hak olanı yapardı. Fakat Allah adına olan
öfkesi, ona suçlunun cezalandırılmasında sabır ve teenniyi terk ettirir ve acele
etmesine sebep olurdu. Bu hususta Hz. Ali şunu söyler: ?Hz. Peygamber, hiçbir
vakit, nefsi için intikam peşinde koşmadı. Onun insanları cezalandırması,
Allah'ın haramlarının çiğnenmesine karşı idi.? (Kütüb-i Sitte, 15/166)