Kavramlar Ansiklopedisi | Kategoriler | Konular
Zekâtın Önemi ve Hikmeti
Zekâtın Önemi ve Hikmeti 
 
 
Zekâtın Önemi ve 
Hikmeti 
 
 
 
Bir şeyin önemi, insanlığın ona olan ihtiyacı ve 
temin ettiği fayda ile ölçülür. Zekâtın; zekât veren, zekât alan ve zekât alınıp 
verilen toplumda sağladığı faydalar göz önüne alındığında, onun ne derece büyük 
bir önem ifade ettiği ortaya çıkar. 
 
Zekât, her şeyden önce kulun Allah'ın emrine 
itaat edip, kulluğunu göstermesinin en güzel nişanesidir. Çünkü, zekât vermeyi 
Allah emretmiştir. Kulun vazifesi; öncelikle neden ve niçinini araştırmadan 
Rabbi tarafından emrolunduğu şeyi yapmaktır. Müslüman; sevdiği, inandığı 
Rabbinden aldığı emri, canının yongası olan malın hiç bir maddî karşılık 
beklemeden vererek, kulluk borcunu en güzel şekilde ödemiş olur. Bunun yanı sıra 
zekât kişiyi, günah ve cimrilik kirlerinden temizler. İnsandaki, mal sevgisini 
kırıp, Allah sevgisinin ön plana geçmesine sebep olur. "Ey mü'minler! Sizi 
mallarınız ve çocuklarınız Allah'ı anmaktan alıkoymasın, böyle olanlar hüsrana 
uğrayanlardır" (Münafıkun, 63/9) âyet-i kerîmesinin işaret ettiği manayı 
gerçekleştirir. 
 
Zekât fakirler açısından da son derece önemlidir 
ve onlar için en büyük garantidir. Çünkü, o sadece fakirin hakkıdır ve mutlaka 
fakire verilecektir. İnsanların koyduk(arı vergilerin toplanma ve sarfedilme 
yerleri devirlere ve devletlere göre değişebilir. Devlet gelirlerinin sarfında 
fakirlerden çok zenginlerin gözetildiği de olabilir. Kaynak ve sarf yerini Allah 
ve Rasûlünün tesbit ettiği zekât ise böyle değildir. Bunun kimden alınıp kime 
verileceği Kur'ân'ı-a belirtilmiştir. Bunu hiç bir kimsenin değiştirmesi mümkün 
değildir. Yani bu fon sadece fakirler için kullanılır. 
 
Zekâtın, toplum açısından önemi de; zekâtı veren 
ve alan açısından öneminden daha aşağı değildir. Allah insanların tümünü aynı 
kabiliyet ve güçte yaratmamıştır. İnsanların fizikî yapılarında olduğu gibi malî 
güçlerinde de farklılıklar vardır. İnsanlar; ya zengin, ya fakir ya da orta 
hallidirler. 
 
Dünyanın çeşitli yörelerinde zenginlerin 
alabildiğine lüks ve israfa dalmaları, sayelerinde kazanç sağladıkları fakirleri 
düşünmemeleri, onlara yardım ellerini uzatmamaları, fakirlerin kendilerine 
kıskançlık ve kin duymalarına sebep olmuştur. Bunun neticesi olarak da 
toplumlarda sosyal patlamalar, huzursuzluklar ve isyanlar görülmüştür. İşte 
zekât, bütün bu olumsuz hadislerin önünde en güzel seddir. Toplum içerisindeki 
fertlerin düşecekleri dar durumlarda onları koruyan sosyal bir düzendir. 
İnsanlar arasındaki dayanışmanın sağlanmasına yardımcı olur. Zenginlere fakirler 
arasındaki mesafeyi daraltır. Fakirlerin gönüllerinde zenginlere karşı 
doğabilecek kıskançlık ve kinleri söndürür. İnsanlar arasında sevgi ve 
kardeşliği yayar. Böylece; hem fakirin aç, susuz ve çıplak kalmasını önler hem 
de cemiyetin düzen ve huzurunun bozulmasına engel olur.




 e-posta adresimize mail atabilirsiniz.
 e-posta adresimize mail atabilirsiniz.