Kavramlar Ansiklopedisi | Kategoriler | Konular

Tuvaletten So a En İyi Temizlik Nasıl Yapılır?.

Tuvaletten Sonra En İyi Temizlik Nasıl Yapılır


Tuvaletten Sonra En
İyi Temizlik Nasıl Yapılır?


İnsan Avucunun İçinde, Koruyucu
Bakteriyeler Var... İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Mikrobiyoloji İnfeksiyon
Hastalıkları Bilim Dalı profesörlerinden Yaşar Bağdatlı, İslâmî tahâretlenmenin
en uygun yol olduğunu kaydederek, "en iyi temizlenme el ve su ile olur. İnsanın
avucunun içinde, cildinde koruyucu bakteriler vardır" dedi. Son günlerde el
temizliği konusunun gündemde bulunduğunu hatırlattığımız Prof. Bağdatlı
tahâretlenme konusundaki sorularımızı şöyle cevapladı: "El temizliği ile
ilgili olarak bazı endişelerden sıkça bahsediliyor. El temizliği hakkında bizi
aydınlatır mısınız?"
"Elimiz dış dünya ile alâkamızı
sağlayan en önemli organlarımızdan birisi. Dış âlemle ilgisi deyince, yiyecek
içecek ilişkisinden tutun, yazışma ilişkisine, tokalaşmalara, tuvalet sonra
temizlik gibi bütün faâliyetlerde eller ön planda. Dolayısıyla hastalıkların
yayılmasında da en önemli uzuv olarak eli görüyoruz. Çünkü yiyecek içeceklerle
temas halinde. Hastalık etkenleriyle temas ile hastalık etkenlerini alabiliyor,
yine elimizi yüzümüze gözümüze sürmek sûretiyle elimizdeki mikropların vücudun
değişik bölgelerine geçişi sağlanıyor. Netice olarak görüyoruz ki, hayatın yüzde
60-70 oranını dolduran bir faâliyet organı. Bu kadar işleri gören bu kadar
mikroplara bulaşan ellerimiz, aynı zamanda hasta olmadan yaşayan bir organizma.
Bu nasıl oluyor, bunu açıklığa kavuşturmak lâzım. Ehliyetsiz insanların
konuşmasının da temelinde bu yatıyor.
İnsan vücudunda öyle bir sistem
var ki, yani Allah böyle yaratmış, her sisteme bir bekçi koymuş. Meselâ insanın
elinde, avucunun içinde, cildinde ve diğer organlarında koruyucu bir bakteri
var. Kendi sistemi içinde var ve biz buna tıbbî adıyla flora diyoruz. Flora
bakterileri yerleşik ve oranın sakinidirler. Görevleri de diğer hastalık yapan
mikroplara karşı vücudu korumaktır. Herkes zannediyor ki, "ben bir mikroplu şeye
dokunursam, mikroplu bir şey yersem hasta olacağım." Bu yersiz bir düşünce.
Düşününüz ki, insan vücudu hem içinden hem dışından sayılamayacak kadar
mikroplarla haşir neşir her gün. Ve bizler sağlıklı olarak hayatımıza devam
ediyoruz.

Ayrıca, bağışıklık diye bir
sistem var, bu da muhtelif şekilde işler ve vücuda giren bir yabancı maddeye
karşı vücut bizden habersiz bir savaş veriyor, daha enteresanı bir yabancı
mikropla, bir cisimle vücut karşılaşınca, o hâtıra hücreleri, bellek hücreleri
de dediğimiz hücreler onları tanıyor ve geldiğinde vücudu hemen harekete
geçiriyor. Bir de sistemin belirli bir ısısı var ve bunlar da ayrıca koruyuculuk
yapıyorlar. Bu kadar koruyucu sistem varken, bazıları hemen bir mikropla
karşılaşınca "hasta olacağız" diye yaygarayı koparıyorlar. Eğer onların dediği
doğru olsa, hiçbirimizin sağlıklı olmamamız lâzım. Eğer içtiğiniz suyu,
yediğiniz bir meyveyi alıp mikroskobun altına koysam o kadar mikrop göreceksiniz
ki, kaynıyor. Ama hasta olmuyoruz elhamdü lillâh. Çünkü bunun mekanizması var.
Bu kadar olumlu işleyen mekanizmayı yok gibi göstermek, tedirginlikten başka bir
şey değil. Yani insanların huzurunu ve rahatını kaçırmaktır. Bir de psiko-nevroz
dediğimiz, insanların hastalık psikolojisi içine girmesine sebep oluyor. İnsan
huzursuzluk içine girince de bir stres oluşuyor. Stres sonucu oluşan bazı
maddeler var ki bu bağışıklık sisteminin çalışmasını engeller, yavaşlatır.
Günümüz insanında en çok gördüğümüz hastalık sebebi stresler.
1987'de uluslar arası kongrede
bir Fransız bu meseleyi gündeme getirerek, Müslümanların elle tahâretlenmelerini
tenkit etti. Ben cevap verdim, ama tatmin edici değildi. Bunun üzerine bir
araştırmaya giriştik. Hastanede 70 kişilik bir araştırma grubu aldık. Alınan
grup içinde toplumun bütün seviyelerinden insan vardı. Bunların, tuvalet öncesi
ve sonrası ellerini kontrol ettik. Bu kontrolde de temizlenme şekillerini de
dikkate aldık. Baktık, elle temizlendikten sonra, yıkamadan önce ellerinde
dışkıya ait mikroplar bol miktarda var. Eller yalnız su ile, ama oğuşturarak üç
dakika yıkandığında, hastalık yapmayacak kadar az mikrop kalıyor ellerde.
"Peki sabunla yıkayınca..."
"Sabun kullanılırsa, eller biraz daha temizleniyor, ama yine mikroplar tamamen
yok edilemiyor. Ancak, dediğim gibi bu mikroplar hastalık yapacak kadar
değiller. Bu kalan mikroplar da ellerdeki biraz önce bahsettiğimiz flora
bakterileri tarafından temizleniyor. "Üç dakika su altında yıkanılması
gerekir, dediniz; bu biraz uzun değil mi?" "Öyle ama, en idealini üç dakika
olarak tesbit ettik. Yoksa bir buçuk, üç, beş dakikalarla da denemeler
yaptırdık, ancak, sıhhatlisini üç dakikada bulduk. Bizim görevimiz faydalı ve
zararlı olan yanları açıklamaktır, bunu herkes bilsin.
"Diğer temizleme
maddelerinin üzerinde de araştırmanız oldu mu?" Tabii, piyasada temizlik
için kullanılan bütün maddeleri tesbit ettik. Bizim en çok kullandığımız alkol
var ki, bunun da yan tesirleri oluyor. Meselâ, eldeki yağ tabakasını eritiyor,
yine elin korumasını yapan flora bakterilerini yok ediyor, bu da tabii
mikroplara zemin teşkil ediyor. Yine alkolü el temizliğinde kullanırken bunun
devamlı olması gerekiyor. Ancak devamlı kullanımda da egzama tipinde elde
yaralar oluşuyor. Alkolden sonra zefiran, savlon, lizol dediğimiz maddeleri
denedik ve ilginçtir, bazılarının mikropları uzaklaştırmak yerine mikrop
ürettiklerini gördük...
Şu anda biz ameliyathanelerde
temizlik aracı olarak "hipiserup" diye bir maddeyi alkol yerine kullanmaya
başladık. Sabunlarla yaptığımız tesbiti de söylemem gerekir ki, mikrop
bulaşmasında bunların nasıl bir rolü oluyor diye araştırdığımızda, sabunların
kendini temizleme özelliği ve mikrobun bir başkasına sabun aracılığı ile
bulaşmanın olmadığı tesbit edildi. Sabunlar arasında da sıvı sabunların daha
başarılı olduğunu farkettik. Mikropları uzaklaştırma bakımından sıvı sabunların
terkibine eğer hepseklorefen, kloran gibi maddeler konmuş ise sıvı sabunlar daha
başarılı oluyor temizlemede. Bizim ameliyat öncesinde temizlemek için kullanmaya
başladığımız hipiscrupta da bu maddeler var.
Ancak, bir insan su ve sabunla
temizlendiğinde hastalıklara karşı korunmuş olacaktır... Biz temizleyici olarak
hep suya yükleniyoruz, ancak suyun da temiz olması lâzım; suyun kendisi
bulaştırma aracı ise, bu ayrı mesele...
"Tuvaletlerin yapısı da
mikrop bulaşmasında önemli olmuyor mu?" Alafranga tuvalet dediğimiz klozet
tipi oturaklı tuvaletlerden çok hastalık bulaşıyor. Bilhassa insanların genital
bölgesi dediğimiz yani edep bölgesi ile ilgili hastalıklar, mantar hastalıkları,
parazitler, varsa yaralar onların mikrobu o oturağa bulaşıyor, sonra da oraya
oturanlara geçiyor. Bunu Batılılar da gördü. Meselâ Hutchinson isminde bir bilim
adamı, basilli dizanterinin etkenini oturakta üretmiş. Yine Nevton adlı bir
başka bilim adamı da, tifo bakterilerinin 11 gün klozetlerde kaldığını tesbit
etmiş. Şimdi Avrupa ev ve otellerinde alafranga tuvaletlerinden kaçmaya
başladılar. Bizde hayrettir alafranga sokulmaya çalışılıyor. Çok özel durumlar
için portatifleri var ama, bir kişiye mahsus. Biz "umuma açık olan yerler için
zararlıdır" diyoruz. Bir de fışkırtma su ile makat civarını temizleme şeklinin
mahzurları var. Yaptığımız araştırmada bu şekilde temizlemenin olmadığını tesbit
ettik. en sıhhatli temizlik ise önce kâğıt, sonra su ile temizlenilmesi. Zaten
hadis-i şerifte de taş artı su ile temizliği makbul olarak tutuyor
Peygamberimiz.
Biz burada taşı denemedik.
Arabistan'daki taşın özelliği vardır. Sıcak taşın hem radyasyon, hem ısı, hem
mekanik etkisi var. Dolayısıyla taşla temizlik, sadece taşı sürmekle değil. Bez
ile kurulanmayı da ben tasvip etmiyorum. Çünkü bez ince liflerden meydana
geliyor ve artıklar örgülerin arasında kalabilir ve onları temizlemek zordur. En
iyisi tuvalet kâğıdıdır. Tuvalet kâğıdının üzerine yazı yazılamadığı için, fıkhî
bakımdan da câizdir.[1]

Bir paragraf öncesinde
bahsedilen konuyla ilgili hadis-i şerif şu şekildedir:
Hz. Enes (r.a.) anlatıyor: "Resûlullah (s.a.s. Kuba
ahalisine: "Allah, temizlik hususunda sizi övmektedir. Bu neden ileri
geliyor?" diye sordular. Onlar: "Biz dediler, istincada taşla suyu
birleştiriyoruz: (önce taşla silip arkadan da su ile yıkıyoruz)." (Rezîn tahrîc
etmiştir. İbn Kesir, c. 3, s. 456; İbrahim Canan, Kütüb-i Sitte Terc. 10/385) (Tevbe
sûresinin 108. âyeti, o zaman için Medine'nin banliyösü durumunda olan Kuba köyü
ahalisi hakkında nâzil olmuştu. Âyet meâlen şöyledir: "...Orada, arınmak
isteyen insanlar vardır. Allah arınmak isteyenleri sever." İşte bu âyet
üzerine, yukarıdaki rivayette görüldüğü üzere, Resûlullah, "bu övgünün sebebi
nedir?" diye Kubalılara sormuştur. Onlar da, abdest bozunca önce taşla
temizlenip arkadan su ile tahâretlendiklerini söylerler.
Bilindiği gibi, Muhammed
Hamidullah, Paris'te yaşayan 20. yüzyılın büyük İslâm âlimlerinden biridir. Bu
zât ile, içlerinde Hıristiyan ve farklı inançlara mensup bir grup bilim adamı,
İslâm Dini hakkında tartışma için yemekli bir toplantıda bir araya gelirler.
Tartışma, yemekten sonra yapılacak olmasına rağmen, katılımcılardan biri, bir
sataşma ile Hamidullah'ı ve müslümanları aklı sıra tahkir etmek için şöyle der:
"Hz. Muhammed, yemeği elleriyle yediği için Müslümanlar da bunu sünnet kabul
ederler, değil mi? Bu medeniyet çağında bu anlayışın yeri olabilir mi?"
Hamidullah da, bunun üzerine der ki: "İsterseniz, tartışmayı bu konu üzerinde
başlatalım. İlmî temellerle ve laboratuvar deneyleriyle bu konuyu
değerlendirelim!" Hep birlikte sevinerek bu teklifi kabul ederler. Hamidullah,
yemeğe oturmadan ellerini sünnet üzere yıkamıştır. Sofrada da temiz kabul edilen
kaşıklar vardır. Elini göstererek; "Beyler! der, Allah'ın yarattığı bu sağ
kaşık, benim dışımda hiç kimsenin ağzına girmedi. Vücuttan çıkan doğal
pisliklere de hiç değmez; her namaz öncesi olduğu gibi, her yemek öncesi ve
sonrası sünnet usûlüyle yıkanır. Sizin kaşıklarınız ise, kimlerin ağzına girmedi
ki... Yıkanması ve kurulanması bir Müslümanın eli gibi hijyen kurallarına uygun
değildir. Metal olduğu için üzerinde çok sayıda mikrop barındırır, benim elimin
derisinde olduğu gibi koruyucu ve hastalık yapan mikroplara karşı savaşçı flora
maddesi de taşımaz. Masadaki kaşıkları ve benim sağ elimi tahlil ettirelim,
hangisinde zararlı ve hastalık saçan mikroplar ne kadar çıkacak? Elimdeki
mikroplar daha çok çıkarsa tartışmayı siz kazanmış olacaksınız" der.
İncelettirirler, netice İslâm'ın, sünnetin ve dolayısıyla Hamidullah'ın kesin
zaferiyle sonuçlanır; Hamidullah'ın eli, en temiz kaşıktaki mikroplarla mukayese
götürmeyecek oranda çok az ve zararsız mikroba sahiptir.







[1]
Mehmet Ali Eren'in Prof. Dr. Yaşar Bağdatlı ile Zaman Gazetesinde yayınlanan
röportajından, Merak Ettiklerimiz, s. 365-369

TAHÂRET/TEMİZLİK.. Tahâret/Temizlik; Anlam ve Mâhiyeti
Temizlik
1) Beden Ve Elbise Temizliği
2) Misvak; Dişleri Fırçalamak
Tuvaletten So aki Temizlik
Sağ ve Sol Ellerin Kullanılışı
2) Yiyecek ve Giyecek Temizliği
3) Çevre ve Mekân Temizliği
Mekân Temizliği
Avlu ve Meydanların Temizliği
Mesîre/Piknik Yerlerinin Temizliği
Yolların Temizliği
Ezâ Nedir?.
Yolu Kirletenlere Lânet
Gönül Temizliği; Tezkiye.
Nefis Tezkiyesinin Anlamı
Kur'ân-ı Kerim'de Temizlik Kavramı
Hadis-i Şeriflerde Temizlik.
Temizlik İçin Büyük Nimet; Su.
Sudaki Temizlik İçin Aranan On Özellik.
Kâinattaki İlâhî Temizlik Kanunu.
Tuvaletten So a En İyi Temizlik Nasıl Yapılır?.
Dört Yüz Yıl Avrupa Pislik İçinde Yüzdü.
Avrupa'nın 400 Yıllık Pislik Dönemi
Müslümanlarda Temizlik
Batılı Gezginlerin İtirafı
Günümüzde Bizde ve Batıda Temizlik
Temizliğin Zıddı; Necâset ve Necis.
Fıkıhta Necâset
Necâset
Ağır Pislik-Hafif Pislik
Katı ve Sıvı Pislikler
Görülen ve Görülmeyen Pislikler
Temizleme Şekil ve Yolları
1) Su ile Yıkamak
Su İle Temizlemenin Şekli
Temizliğin Zıddı Olan Diğer Kavramlar; Hubs, Rics, Hades.
Hubs
Rics
Hades.
İbâdet Öncesi Temizlik; Abdest
Abdestin Farzları 1- Yüzü Yıkamak
2- Kolları Yıkamak
3- Başı Meshetmek
4- Ayakları Yıkamak
Abdestin Sünnetleri
1- Niyetle Başlamak
2- Abdeste Besmele ile Başlamak
3- Önce Bileklere Kadar Elleri Yıkamak
4- Misvak Kullanmak
5- Ağzı Yıkamak
6- Burnu Yıkamak
7- Kulakların Meshedilmesi
8- Yıkanması Gereken Uzuvları Üçer Defa Yıkamak
9- Parmakların Arasını Yıkamak
10- Sakalı Ovmak
11- Abdest Almaya Sağ Taraftan Başlamak
12- Tertibe Uymak
13- Başın Tamamını Bir Defada Meshetmek
Abdestin Çeşitleri 1- Farz Olan Abdest
2- Vâcip Olan Abdest
3- Mendup Olan Abdest
Abdestin Mekruhları
Abdestsiz Olarak Yapılması Yasak Olan Hususlar
Abdestin Edepleri (Âdâbı)
Abdest Namazı
Abdesti Bozan Durumlar
Abdesti Bozmayan Durumlar
Abdest Nasıl Alınır?.
Tepeden Tırnağa Temizlik; Gusül/Boy Abdesti
Guslün Farzları
Guslün Sünnetleri
Guslün Adabı
Gusletmesi Gereken Kimseye Haram Olan Şeyler
Guslü Gerektirmeyen Haller
Abdest ve Guslün Faydaları
İstibrâ ve İstincâ
Abdest
Misvak ve Diş Temizliği
1) Abdestin Dolaşım Sistemine Etkisi
2) Abdestin Korunma Sistemine (Lenf  Dolaşımına) Etkisi
3) Abdestin Vücuttaki statik elektriği dengelemede Etkisi
Geniş Bilgi Alınabilecek Kaynaklar