Kavramlar Ansiklopedisi | Kategoriler | Konular
Konuyla İlgili Hadis-i Şerifler
Konuyla İlgili Hadis
Konuyla İlgili
Hadis-i Şerifler:
Bu konuyla ilgili olarak gelen
rivâyetler, Hz. Peygamber (s.a.s.)'in ve ashâbının (r. anhüm) hayatlarında
istişâre keyfiyetinin mühim bir düstur olarak yer etmiş bulunduğunu gösterir.
Öyle ki, bu mevzûda gelen hadislere dayanarak Hz. Peygamber (s.a.s.)'in
etrafındakilerle istişâre etmeden bir karara varmadığı, bir icraatta bulunmadığı
bile söylenebilir. Bir rivâyette şöyle der:
"Müslümanların fikrini almadan
"emîr" tayin etseydim, İbnu Ümmi Abd'i tayin ederdim"
(İbn Sa'd, Tabakatu'l-Kübrâ,
Beyrut, 1960, 3/154; Tirmizî, Humus, hadis no: 1966, Menâkıb 380).
"Müsteşar (kendisiyle istişâre edilen kişi),
güvenilen bir kimse (olmalı)dır."
(Ebû Dâvud, Edeb 114; Tirmizî, Zühd 39, Edeb 57; İbn Mâce, Edeb 37)
"Biriniz (din) kardeşine danıştığı zaman,
danışılan kimse ona hak ve doğru bildiğini söylesin."
(İbn Mâce, Edeb 37)
?Azm, görüş sahipleriyle istişâre
etmek ve onların görüşlerine uymaktır.?
(İbn Kesîr, Tefsir I/420)
?Kim bilmeden fetvâ verirse,
yapılan işin günâhı, o fetvâ verene gider. Kim müslüman kardeşine bile bile
yanlış yol gösterirse, ona hiyânet etmiş olur.?
(Ebû Davud, İlm 8, hadis no: 3657)
?Kişiye bildiği bir şey sorulduğu
zaman onu gizlerse; Allah, Kıyâmet günü o kimseyi ateşten bir gemle (yularla)
bağlar.? (Ebû Dâvud,
İlm, Bâbu Kerâhiyyeti Me'i'-llm)
Hz. Peygamber (s.a.s.), Hz.
Ebûbekir ve Hz. Ömer için: ?Siz bir danışmada oy birliğine varırsanız, ben
size aykırı hareket etmem.? demiştir. (Ahmed bin Hanbel, 5/227)
?İstihâre eden aldanmaz, istişâre
eden pişman olmaz, iktisâd eden (tutumlu harcayan) yoksul olmaz.?
(Taberânî, el-Câmiu's-Sağîr,
Keşfu'l-Hafâ, 2/242). Bu rivâyetin senedinde çok zayıf bir kişi vardır. Hadis
zayıf olmakla birlikte, ruhu ve anlamı itibarıyla doğrudur.
Hz. Enes: "Arkadaşları ile
istişârede Hz. Peygamber kadar ileri giden bir başkasını görmedim" der (Tirmizî,
Cihad 34). Hz. Ömer, Peygamberimiz'in müslümanlarla alâkalı bir meselenin
istişâresi için Hz. Ebû Bekir ile birçok geceler boyu başbaşa kaldıklarını bazen
bu istişârelere kendisinin de katıldığını belirtir (Hakim en-Nisaburî,
el-Müstedrek, Haydarabad, Deken 1335 baskısından ofset, 2, 227)
Suyûtî, Hz. Peygamber (s.a.s.)'in
diğer insanlardan farklı olan husûsiyetlerini belirtirken bu özelliklerden biri
olarak "istişâre yapma mecbûriyeti"ni de zikreder. Bu mecbûiyeti delillendirme
sadedinde Hz. Peygamber'den: "Allah bana farzları yapmamı emrettiği gibi,
(istişâre yoluyla) insanları iyi idare etmemi (müdâretu'nnâs) de emretti"
hadisini kaydeder. (Suyûtî, Hasâisu'l-Kübrâ, Kahire, 1967, s. 125;
Kütüb-i Sitte, 16/127)