Kavramlar Ansiklopedisi | Kategoriler | Konular
4- Şahsî Kanaatında Direnmemek
4 
 
 
4- 
Şahsî Kanaatında Direnmemek: 
 
 
 
Sünnette gelen mühim müşâvere 
örnekleri tetkik edilirse Hz. Peygamber'in müzâkereye sunduğu meselelerde şahsî 
kanaatlerinin benimsenmesi için, Hudeybiye Sulhü hariç, çok ısrar etmediği 
görülür. Bedir'de seçmiş olduğu ilk savaş mevziini, Hubab'dan gelen teklif 
üzerine terkettiği gibi, Uhud Savaşı'nın Medine'nin içinde yapılması 
istikametindeki kanaatine rağmen gençlerin çoğunlukla "şehrin dışında" olmasını 
istemeleri üzerine de dışarı çıkmayı kabul etmiştir. 
 
Bir başka iknâ edici misal Hendek 
Savaşı sırasında, imza safhasında bozulan bir anlaşmadır. Hz. Peygamber savaşın 
uzaması ve şehirde sıkıntının artması üzerine düşman cepheyi dağıtmak 
düşüncesiyle, bazı bedevi gruplarla cepheyi terketmeleri mukabilinde Medine 
hurma mahsulünden belli bir yüzdenin kendilerine verilmesi esasına dayanan bir 
anlaşma yapmak üzereydi. Mutabakat hasıl olan anlaşmaya Medineli liderlerin: 
"Ey Allah'ın Rasûlü, bu, itaat etmemiz gereken bir vahiy değil de şahsî re'yin 
ise hayır... Onlar şimdiye kadar bizim hurmalarımızdan da parayla satın alarak 
veya ikramımız olarak yediler, bu ise bir zillettir. Allah seninle bize hidâyet 
verdi, şerefimizi artırdı bunu kabul etmeyiz..." derler. Bunun üzerine Hz. 
Peygamer "Bu İlâhî bir emir değildir, şahsî fikrimdir, size arzettim" 
diyerek fikrinden vazgeçer ve mutâbakat, imza safhasında bozulur. Râvîler, Hz. 
Peygamber'in bu itiraz karşısında üzüntü değil "memnuniyet" izhar ettiğini 
kaydederler (Heysemî, a.g.e., 6/132; Üsdü'l-Ğâbe, II/357). 
 
Hz. Peygamber, fitne alâmetleri 
meyanında "Rey sahibinin kendi reyini beğenmesi"ni de zikretmek sûretiyle 
(İbn Mâce, Fiten 21) istişâre meselesinde önemli bir prensibe dikkat çekmiş 
oluyor.




 e-posta adresimize mail atabilirsiniz.
 e-posta adresimize mail atabilirsiniz.