Kavramlar Ansiklopedisi | Kategoriler | Konular

Hadis-i Şeriflere Göre Münafıkların Özellikleri

Hadis

Hadis-i Şeriflere Göre Münafıkların Özellikleri


Hadis-i Şeriflerdeki münafık
alâmetleri, genellikle amel münafığına aittir. Bu davranışlar, çirkin ve günah
olmakla birlikte küfür değildir: Bu hususa dikkat edilerek, bu vasıfları
taşıyanlara hemen (itikat açısından) münafık veya kâfir damgası vurulmamalıdır.
Bu nifak alametleri, itikadî nifaka yaklaşılmaması için alınan tedbirler ve
uyarılar cinsindendir. Zira, amelî nifak çoğalınca, ileride müslümanın itikadî
nifaka yaklaşma tehlikesi doğabilir.

"Münafığın alâmeti üçtür. Söz
söylerken yalan söyler. Va'd ettiği, söz verdiği zaman sözünde durmaz. Kendisine
bir şey emanet edildiği zaman hiyanet eder."
(S. Buhâri, Tecrid-i Sarih, 1, no: 31; Tirmizî, İman 14))

"Dört şey kimde bulunursa hâlis
münafık olur. Kimde bunlardan bir kısmı bulunursa, onu bırakıncaya kadar
kendisinde münafıklıktan bir haslet kalmış olur. Bunlar: Kendisine bir şey
emanet edildiği zaman hiyanet etmek, söz söylerken yalan söylemek, ahdettiğinde,
söz verdiğinde sözünü tutmamak, husumet zamanında da haktan ayrılmaktır."
(S. Buhâri, Tecrid-i Sarih, 1, no: 32)

"Yalan, nifak kapılarından bir
kapıdır." (Râmuz el-Ehadis,
no: 1443)

"Münafıklara sabah ile yatsı
namazlarından daha ağır hiçbir namaz yoktur. Halbuki bu iki namazın cemaatinde
olan sevabı bilselerdi, emekleye emekleye (sürtüne sürtüne) de olsa, onlara
gelip hazır olurlardı." (S.
Buhâri, Tecrid, II, no: 283)

"Münafığa, seyyid (efendi, sayın)
demeyin. Çünkü o sizin efendiniz olursa aziz ve celil olan Rabbınızı
gazaplandırmış olursunuz."
(Buhâri, Edebü'l Müfred II, h. no: 760)

"Ümmetimdeki münafıkların çoğunu
okuyanlar teşkil eder."
(Râmuz el-Ehadis, no: 1104)

"Ümmetim hakkında en çok korktuğum,
güzel konuşmasını bilen ve kalbi cahil olan her münafıktır."
(Râmuz el-Ehadis, no: 1535)

"Haya ve tutukluk imanın iki
şubesidir. Bezâ (açık saçık konuşmak), beyan (lüzumundan fazla konuşmak)
münafıklığın iki şubesidir."
(Tirmizî Terc. C. 3, no: 2096)

"Mü'min yiğittir, zekidir,
dikkatlidir, itaatlidir, acele etmeyendir, âlimdir, takva sahibidir.
Münafık ise, insanları arkalarından çekiştiren ve yüzlerine karşı dil uzatan
bir cehennem odunudur. Şüpheli şeylerde durmaz, harama riayet etmez, tıpkı
gece odun toplayan kimse gibi, nereden kazandığına, nereye harcadığına ehemmiyet
vermez." (Râmuz el-Ehadis, no: 2860)

"Mü'min rüzgârdan etkilenen ekin
gibidir; devamlı belâ içinde olur. Münafık ise, kesilinceye kadar etkilenmeyen
çınar ağacına benzer."
(Râmuz el-Ehadis, no: 4817)

"Kim insanlara, Allah korkusundan daha
fazla korku gösterirse, o münafıktır."
(Râmuz el- Ehadis, no: 5957)

"Kim Allah'ı çok hatırlar ve
zikrederse nifaktan uzak olur."
(Râmuz, no: 5060)

"Münafık, iki koyun sürüsü arasında
görülen ve bir bu sürüye, bir öbür sürüye koşan; hiç birinden olmadığı için
birinde duramayan koyuna benzer."

"Bir kimse, gaza etmeyerek ve cihada
gitmeyi gönlünden geçirmeyerek ölürse, bir nevi nifak üzere ölür."
(Riyâzü's-Sâlihin, II. No: 1346)

"İnsanların en şerlisi, şunlara bir
yüzle, diğerlerine başka bir yüzle gelen iki yüzlüler, münafıklardır."
(Seçme Hadisler, Diyanet Y. 101,
102)

"Mü'min, günahını üzerine düşüverecek
bir dağ gibi görür ve günahtan böylece korkar. Münafık ise, günahını burnunun
üzerine konmuş uçan bir sinek gibi görür."
(S. Buhâri, Deavât 4)

"Ümmetim için korktuğum şeylerin en korkuncu Allah'a şirk koşmaktır. Dikkat
edin, ben, onlar güneşe, aya, puta taparlar demiyorum. Ancak onlar, Allah'tan
başkası için amel işlerler."
(İbn Mâce, 105)

[1]



[1] Ahmet
Kalkan, İslam Akaidi: 276-277. Ahmet Kalkan, Kur'an Kavram Tefsiri.