Kavramlar Ansiklopedisi | Kategoriler | Konular
Kur'ân-ı Kerim Münafıklar Hakkında Ne Diyor
Kur 
 
 
Kur'ân-ı 
Kerim Münafıklar Hakkında Ne Diyor: 
 
 
 
Nifak ve münafıklar hakkında Kur'ân-ı 
Kerim, çok önemli bilgiler vermektedir. Hatta Kur'ân-ı Kerim'in altmışüçüncü 
sûresi, ?El-Munâfıkûn? (yani münafıklar) adını taşımaktadır. Medine'de inen ve 
tamamı onbir âyet olan bu sûrenin ilk sekiz âyeti -yukarıda sözü edilen- 
münafıkları anlatmakta, son üç âyeti de bazı uyarılar içermektedir. Bundan 
başka ayrıca Kur'ân-ı Kerim'in birçok yerinde serpili olarak münafıklardan söz 
edilmektir. 
 
Münafıkların faaliyetleri içinde belki 
de en ilginç olanı, Hz. Peygamber (sav)'in, bir askeri harekât nedeniyle Medine 
dışına çıkmak üzere olduğu bir sırada onların, şehre yakın Kuba mevkiinde bir 
cami yapmaları olayıdır. Münafık insanın karakterini ve özellikle içeride 
müslümanların başına çorap örmekle meşgul olan günümüzün profesyonel 
münafıklarını daha iyi tanımamız bakımından bu olayı bilmekte yarar vardır. 
 
Sözkonusu cami, Abdiamr bin Sayfi 
adında Medine'li bir İslam düşmanının planlarıyla yapılmıştır. Bu adam çok 
dindar bir hıristiyan olduğu için halk O'nu Ebuâmir er-Râhib adıyla anıyordu. 
 
[1] Hz. Peygamber (sav)'in, vaktiyle O'na yönelttiği 
İslama çağrıyı reddetmiş, Medine'den kaçarak Uhud Savaşı'nda müslümanlara karşı 
Mekke'li müşriklerin safında çarpışmıştı. Bu nedenle müslümanların şiddetli 
nefretini çekerek artık Ebu Âmir el-Fâsık (Yani ahlâksız Ebu Âmir ) diye anılır 
olmuştu. 
 
Müşrikler yenilince Bizans İmparatoru 
Herakleios'a giderek bu kez de O'nu müslümanlara karşı kışkırtmaya çalıştı. 
İşte tam o sıralardadır ki Medine'li münafık yandaşlarına gönderdiği 
mektuplarla bu sahte camiin yapılmasını sağladı. Bu adamlar Hz. Peygamber 
(sav)'e gelip, yaptıkları camide (teberrüken) namaz kılmasını ve onları 
onurlandırmasını istediler. Rasûlullâh (sav) önce meşguluyetini mazeret 
göstererek, seferden döndükten sonra ve ?ancak Allah dilerse? isteklerini 
yerine getireceğini söyledi. Fakat dönüşü sırasında Tevbe Sûresi'nin 107 inci 
âyeti inince bu münafıkların kötü niyeti ortaya çıkmış oldu. Bunun üzerine Hz. 
Peygamber (sav) iki kişiyi görevlendirerek, bir casus hücresi ve istihbarat 
merkezi niyetiyle yapılmış bulunan ve ?Dırâr? adını taşıyan bu camiyi derhal 
yıktırdı. 
 
[2] 
 
 
 
 
 
 
 
 
 [1] 
 Prof. Dr. Süleyman Ateş, hazırladığı Kur'ân-ı Kerim Meali'nde Ebu Âmir 
 er-Râhib için ?Münâfık? niteliğini kullanmaktadır. Bu doğru olmasa gerektir. 
 Çünkü başta İbni Kesir Tefsir'i olmak üzere kaynaklar bu şahsın, daha baştan 
 beri Hz.Peygamber (sav)'in davetini reddettiğini ve kaçıp müslümanlara 
 karşı düşmanlarla işbirliği ettiğini kaydetmektedir. Ancak bu adam, 
 Medine'deki münafık yandaşları aracılığıyla planlarını uygulamaya 
 çalışmıştır. 
 
 Bu şahıs hakkındaki bilgiler 
 arasında çelişkili bir nokta daha vardır. O da kimi kaynakların O'nu Evs 
 kabilesi'nden, kiminin de Hazrec kabilesi'nden göstermesidir. Örneğin : 
 İbni Kesir, Tefsiri'nde Hazrec'den olduğu kaydedilmektedir ki Merhum Seyyid 
 Kutub bu konu ile ilgili bölümü olduğu gibi Fizilal'il-Kur'ân adlı 
 tefsirine nakletmiş bulunmaktadır. Hind Ulemasından Safiyyurrahman'a ait 
 er-Rahıyk'ul-Makhtûm adlı siyer kitabında ise O'nun Evs'den olduğu 
 yazılıdır. 
 
 
 
 
 
 [2] 
 Ferit Aydın, İslam'da İnanç Sistemi, 
 Kahraman Yayınları: 165-166.




 e-posta adresimize mail atabilirsiniz.
 e-posta adresimize mail atabilirsiniz.