Kavramlar Ansiklopedisi | Kategoriler | Konular

Secdenin İki Kez Yapılması

Secdenin İki Kez Yapılması

Secdenin İki Kez
Yapılması

Namazda her rekâtta bir defa
rükû ettiğimiz halde, niçin iki defa peş peşe secdeye kapanırız? Bu konuda bazı
yorumlar yapılmıştır.
Birinci secde, topraktan
yaratıldığımıza; ikinci secde ise yine toprağa döneceğimize işarettir. Böylece,
secde ile toprak arasındaki bağ, karşımıza çıkar. Başka bir yorum da şöyledir:
Şeytan bir secde ile emrolundu ve o bunu yapmadı. Biz ise, şeytanın bu
davranışına karşı, iki kez secde ederek şeytana tepkimizi belirtirken Rabb'imize
daha çok yaklaşmış oluruz. (2)
Secde hali, Rabb'imizin en çok
hoşuna giden bir ibadet olmasına karşın; şeytanın ve onun temsilcilerinin de en
fazla nefret ettikleri bir eylemdir. Çünkü secde, kulun yalnızca Rabb'ine tahsis
ettiği bir davranış biçimi olmakla kalmaz, aynı zamanda şeytana ve
taraftarlarına karşı da bir başkaldırı niteliği taşır. Azgın bir saptırıcı olan
şeytanın, Allah'ın kullarına yaklaşıp sokulma fırsatı bulamadığı iki cihetten
biri de secdedir. A'raf suresinin 16 ve 17. âyetlerini tefsir ederken Fahreddin
Râzi, şu açıklamayı yapar: İblis şöyle yemin etmişti: "Öyle ise, dedi; 'beni
azdırmana karşılık, and içerim ki, ben de onları saptırmak için Senin doğru
yolunun üstüne oturacağım. Sonra onların önlerinden, arkalarından, sağlarından,
sollarından onlara sokulacağım ve çoklarını şükredenlerden bulamayacaksın."
(7/A'râf, 16-17)
Bunu işiten melekler, şu âciz
insanların hallerine acıyarak Allah'a şöyle niyazda bulundular: "İlâhımız!
İnsan, şeytanın bu dört yönden saldırısı ve kuşatması karşısında nasıl
kurtulabilir? O zaman Allah Teâlâ, onlara şunu vahyetti: "Şüphesiz insanlar
için biri yukarı, biri de alt taraf olmak üzere iki cihet açık kalmıştır. Kul,
hudû (tevâzu) ile duada ellerini yukarı kaldırdığı ve huşû (korku ve saygı) ile
alnını yere koyduğu zaman, Ben onun yetmiş senelik günahını mağfiret ederim." (Fahreddin
Râzi, Tefsir-i Kebir, IV/196)
Şu halde, şeytan ve
taraftarlarının amansız saldırılarına karşı bizi koruyacak iki kalkanımız var:
Dua ve secde. Bu yüzden Rasülullah (s.a.s.)'ın uyguladığı ve tavsiye buyurduğu
gibi secdeyi ve secde esnasındaki duayı çoğaltmak gerekir. (3)
"Ümmetimden hiç kimse yoktur
ki, Kıyamet gününde ben onu tanımış olmayayım...Kıyamet gününde benim ümmetim
secde ettiklerinden dolayı alınları; abdest aldıklarından dolayı da abdest
âzâları parlak olacaktır." (Ahmed bin Hanbel; Tirmizî: Naklen M. Nâsıruddin
el-Bânî, Peygamberimiz'in Namaz Kılma Şekli, s. 111)
"Allah cehennemliklerden
olan kimseler için rahmet murad edince, kendisine ibadet edenleri cehennemden
çıkarmaları için meleklerine emredecektir. Onlar da secde izlerinden mü'minleri
tanıyarak cehennemden çıkaracaklardır. Allah, secde izi bulunan yeri yakmayı
cehennem ateşine yasaklamıştır; Ve böylece cehennemden çıkarılacaklardır.
Cehennem, insanoğlunun bütün âzâlarını yakacak, yalnız secde izlerinin bulunduğu
yerleri yakmayacaktır." (Buhârî; Müslim: Naklen a.g.e. s. 112)