Kavramlar Ansiklopedisi | Kategoriler | Konular
Kur'ân-ı Kerim'de Ümmet Kavramı
Kur 
 
Kur'ân-ı Kerim'de Ümmet Kavramı 
 
?Ümmet? Kelimesi tekil (51) ve 
çoğul (13) olarak Kur'an'da toplam 64 yerde geçer. Ümmet kelimesinin kökü olan 
?ümm? kelimesi, türevleriyle birlikte toplam 119 yerde geçer. ?Ümmet?, Kur'an'da 
genel olarak, herhangi bir özelliği ile bir araya gelmiş olan cemaat, topluluk 
anlamında kullanılır. 
Ümmet kavramı, Kur'ân-ı 
Kerim'de genellikle insan topluluğu anlamına gelmekle birlikte; millet, zaman, 
önder ve din anlamında da kullanılır. Kur'an'da kullanıldığı bu anlamlara 
örnekler verelim: 
a- İnsan topluluğu: 
2/Bakara, 128; 3/Âl-i İmrân, 104, 113-114; 5/Mâide, 66, 67; 7/A'râf, 159-160; 
11/Hûd, 48. 
b- Hayvan, canlı topluluğu: 
6/En'âm, 38; 7/A'râf, 38-39. 
c- Millet: 2/Bakara, 
134, 213; 10/Yûnus, 19. 
d- Zaman: 11/Hûd, 8; 
12/Yûsuf, 45. 
e- Önder/imam: 16/Nahl, 
120. 
f- Din: 21/Enbiyâ, 92; 
43/Zuhruf, 22. 
g- Bir dine bağlananlar: 
2/Bakara, 143; 22/Hacc, 34, 67. 
?Ey Rabbimiz! Bizi Sana 
teslim olanlardan/müslümanlardan kıl, neslimizden de Sana teslim olan müslüman 
bir ümmet çıkar, bize ibâdet yerlerimizi göster, tevbemizi kabul et; zira, 
tevbeleri kabul eden, çok merhametli olan ancak Sensin.? (2/Bakara, 128) 
"Böylece sizi insanlara 
şâhid olmanız için vasat (orta, âdil, dengeli) bir ümmet yaptık. Rasûl de size 
şâhiddir. Biz Rasûl'e uyanı, ökçesi üzerinde geriye dönenden ayıralım diye, 
yöneldiğini kıble yaptık." (2/Bakara, 143) 
"İnsanlar bir tek ümmetti. 
Sonra Allah, müjdeleyici ve uyarıcı olarak peygamberleri gönderdi. İnsanlar 
arasında, anlaşmazlığa düştükleri hususlarda hüküm vermeleri için, onlarla 
beraber hak yolu gösteren kitapları da gönderdi. Ancak, kendilerine kitap 
verilenler, apaçık deliller geldikten sonra, aralarındaki kıskançlıktan ötürü 
dinde anlaşmazlığa düştüler. Bunun üzerine Allah iman edenlere, üzerinde 
ihtilâfa düştükleri hakkı, izniyle gösterdi. Allah dilediğini doğru yola 
iletir." (2/Bakara, 213) 
?İçinizden hayra çağıran ve 
ma'rûfu emredip münkerden nehyeden bir ümmet bulunsun. Kurtuluşa erenler, işte 
bunlardır.? (3/Âl-i İmrân, 104) 
"Siz insanlar içerisinden 
çıkarılmış, iyiliği emreden, kötülükten men eden ve Allah'a iman eden hayırlı 
bir ümmetsiniz." (3/Âl-i İmrân, 110) 
?Yerde debelenen hiç bir 
canlı ve iki kanadıyla uçan hiç bir kuş yoktur ki, ancak sizin gibi ümmet 
olmasınlar?? (6/En'âm. 38) 
"Mûsâ'nın kavminden de hakka 
yönelten ve onunla âdilce hükmeden bir ümmet vardır." (7/A'râf, 159) 
?Yarattıklarımızdan (öyle) 
bir ümmet var ki, hakka iletirler ve hak ile adâlet yaparlar.? (3/Âl-i İmrân, 
181) 
?İnsanlar bir tek 
ümmettiler; sonra ayrılığa düştüler...? (10/Yûnus, 19) 
?Her ümmetten bir şâhid 
getirdiğimiz gün, artık ne nankörlere izin verilir, ne de onların özür 
dilemeleri istenir.? (16/Nahl, 84) 
?Allah dileseydi sizi bir 
tek ümmet yapardı. Ama O, istediğini saptırır, istediğini doğru yola eriştirir. 
İşlediklerinizden and olsun ki sorumlu tutulacaksınız.? (16/Nahl, 93) 
"İbrâhim, şüphesiz Allah'a 
boyun eğen ve O'na yönelen bir ümmetti. Rabbinin nimetlerine şükrederdi. Rabbi 
de onu seçti ve doğru yola eriştirdi." (16/Nahl, 120-121) 
?Gerçek şu ki sizin bu 
ümmetiniz tek bir ümmettir. Ben de sizin Rabbinizim. Öyleyse Bana ibâdet/kulluk 
edin.? (21/Enbiyâ, 92) 
?Hayır, ?doğrusu biz, 
babalarımızı bir ümmet üzerinde bulduk. Biz de onların izlerinden gitmekteyiz' 
derler.? (43/Zuhruf, 22) 
 




 e-posta adresimize mail atabilirsiniz.
 e-posta adresimize mail atabilirsiniz.