Kavramlar Ansiklopedisi | Kategoriler | Konular

Esmâü'l-Hüsnâ'dan Hasîb; Allah Hesaba Çekendir

Esmâü

Esmâü'l-Hüsnâ'dan Hasîb; Allah Hesaba Çekendir

El-Hasîb: Hesap gören anlamında Allah'ın
isimlerinden biridir. ?Ki onlar (o peygamberler) Allah'ın risaletini tebliğ
edenler, O'ndan içleri titreyerek korkanlar ve Allah'ın dışında hiç kimseden
korkmayanlardır. Hesap görücü olarak Allah yeter.? (33/Ahzâb, 39)

Allah insanı yaratır ve henüz o döl
yatağındayken ona sûret verir. Her insanı özenle ve bambaşka bir yaratılışla
dünyaya getirir. Annesinin rahmindeyken ve o daha hiçbir şeyin şuurunda değilken
onu korur, beslenmesini ve gelişmesini sağlar. Anne karnında geçen dokuz aylık
süre insan için karanlık bir devredir. Hiçkimse bu dönemi ve dokuz ay içinde
Allah'ın kendisi için nasıl inanılmaz mucizeler gerçekleştirdiğini bilmez. Fakat
Allah, daha insan tek bir hücreyken bile onun ilk haline şâhittir. Çocukluk
dönemi de aynı şekildedir. İnsanın hâfızasında çocukluğuyla da ilgili yalnızca
birkaç anı kalır. Ama Allah,
o bilmezken bile her an yanındadır, her yaptığına şahittir.

Allah'ın şâhit olduğu yalnızca insanın amel
olarak yaptıkları değil aynı zamanda içinden de geçirdikleridir. Çünkü Allah
insanın hem içine hem dışına, hem rûhuna hem organlarına tam anlamıyla hâkimdir.
O, nefsini koruyarak neyi, ne için yaptığını bilmezken Allah onun her hareketini
ne amaçla yaptığını bilir. İnsan gizlenmiş tek bir hücre halindeyken de, ölmek
üzere son nefesini verirken de Allah onun yaptıklarına şâhittir. Dünyada
yaşadığı süre boyunca otururken, konuşurken, yemek yerken, uyurken, gece gündüz
her saniye işlediklerini tüm ayrıntılarıyla bilir, ağzından çıkan her konuşmayı,
her lafı işitir, aklından geçirdiği her düşünceyi tespit eder. Hiçbir şey O'ndan
gizli kalmaz.

Oysa insan, hayatı boyunca yaptığı işleri,
söylediği sözleri unutur. Yıllar geçtikçe zihnindeki anılar bulanıklaşır.
Geçmişte yaşadıklarını saymaya kalksa ancak çok az şey sayabilir. On yıl önce
yaşadığı bir olay kendisine hatırlatılıp o an ne düşündüğü sorulsa hiçbir şey
hatırlayamaz. Sanki bütün yaşadıkları zihninden silinmiş gibidir, geriye çok az
bir kalıntı kalmıştır. Allah ise bütün insanların hayatları boyunca
yaptıklarını, her saniye kafalarından neler geçtiğini bilir. Hiçbir şeyi
unutmaz. Hesap günü herkesin önüne kötülüklerini, iyiliklerini, sâlih amellerini
ve günahlarını eksiksiz getirir. Bu yüzden insanın yapması gereken, Allah'ın
kendisine şâhit olduğunu asla unutmamasıdır.

?Bir selâmla selâmlandığınızda, siz ondan daha
güzeliyle selâm verin ya da aynıyla karşılık verin. Şüphesiz, Allah her şeyin
hesabını tam olarak yapandır.?
(4/Nisâ, 86). ?Yetimleri, nikaha erişecekleri çağa kadar deneyin; şâyet
kendilerinde bir (rüşd) olgunlaşma görürseniz, hemen onlara mallarını verin.
Büyüyecekler diye israf ile çarçabuk yemeyin. Zengin olan iffetli olmaya
çalışsın, yoksul olan da artık mâruf (ihtiyaca ve örfe uygun) bir şekilde yesin.
Mallarını kendilerine verdiğiniz zaman, onlara karşı şâhit bulundurun. Hesap
görücü olarak Allah yeter.? (4/Nisâ, 6)